GamingCtrL
"En İyisi İçin"

Nosferatu

Nosferatu denince aklıma ilk gelen şey sarımsak. Sarmısak da olabilir, nasıl yazılacağını bilmiyorum. Bak bir espri yapalım dedik, daha kelimeyi nasıl yazacağımı bilmiyorum. Hatta sarmısak (veya sarımsak) dedim, canım nasıl mantı istedi anlatamam. Neler saçmaladığımı merak mı ediyorsunuz? O zaman yazının devamını okumanız gerekiyor


Nosferatu olayı vampir olayı. Ben vampirleri severim, küçükken de hem vampir olmak istemişimdir. Kan kokusu midemi bulandırır gerçi ama olsun, kola falan içip durumu idare ederim. Bahsedeceğim oyunda, vampirlerle başımız ufak bir belaya giriyor. Bizim elemanın kız kardeşi evlenecek. Hem de zengin bir koca bulmuş. Adam kont. Büyük bir kalede düğün yapılıyor. Davul zurna falan derken bizim eleman düğüne geç kalıyor haliyle. Geç oldu ama bari güç olmasın diye mekana gidiyor ama ailesinin yerinde yeller esiyor. Kalede sadece biz varız, düğün dernek göbek atmaya gelenlerden iz yok. Durumu kavramaya başladığımızda, aile üyelerini bulmamız gerektiğine karar verip, direk aksiyona başlıyoruz.

iGames ve Idol FX tarafından yapılan bu ilginç oyun aslen bir FPS. Ama Survivor Horror da tabir edilen Resident Evil tarzını FPS ile birleştirmiş. Hem FPS olup da hem de kasvetli şatoda dolaşmak (demin kale demiştim ama şato, anlayın artık ) çok korkutucu oluyor. Zaten oyunun kutusu da öcülerden yapılmış. Korkmamak elde değil.

Oyunda bir kere atmosfer çok güzel. Heryer karanlık, neyin nereden çıkacağı hiç belli olmuyor. Normal FPS'lerde olduğu gibi düşmanı olduğu yerde mıhlamak imkansız. Yaratıklar genelde duvarı delip çıkıyor, tavandan atlıyor.. yani olmadık yerlerden fırlıyorlar. Her zaman tetikte olmanız gerektiği gibi, her seferinde de zıplayabiliyorsunuz. Zaten yaratıklar önünüze hoplarken ses de çıkarttıklarından, ses sistemi iyi olanlar içten de titreşime geçebiliyorlar.

Silahlar o zamana uygun silahlar tabi. Ok, kılıç, yumruk, kutsal su ve en önemli silahınız da tahta kazık! Bunu yaratıkların kalplerine sapladığınız zaman, olaya kökten bir çözüm getirmiş oluyorsunuz. Bunu zaten filmlerden ve bilimum oyunlardan biliyorsunuz. Kutsal su da yaratıklar üzerinde kezzap etkisi yapıyor ki, o ses sucuk isteği uyandırıyor bende. Sanırım ben acıktım

Oyunun grafikleri beklediğimden de iyi çıktı desem yalan olmaz. Çünkü pek güvenerek almadım ben bu oyunu. Bilmediğim firmalardan, garip bir kutuyla çıkan oyunu ön yargıyla yükledim. Ama yanıldım. Yanıldığıma da memnun oldum. Çünkü oyunun grafikleri, böyle bir oyun için harika. Özellikle ışıklandırma iyi yapılmış. Çünkü karanlık mekanlarda ilerlediğinizden, ışıklandırmanın kaliteli olması gerekiyor. Animasyonlar oldukça yumuşak, etraf dopdolu, dokular detaylı. Güneşin pencerelerden yansıması da iyi. Hatta bu ışık vampirleri öldürebilir, dikkat edin.

Sesler atmosferi tamamlamak için grafiklerle birlikte çalışıyorlar. Gıcırdayan kapılar, görmediğiniz yerlerden veya arkanızdan gelen fısıldaşmalar sizi çok tedirgin ediyor. Müzikler de zaten tam bu oyuna göre. Ne diyim, korkmayı özledim diyebilirim. Clive Barker'ın Undying'inden sonra adam gibi korkmak için oyun bulamamıştım.

Oyunun çalışması için iyi bir sistem gerekiyor haliyle ama bazı grafik özelliklerini kapatarak ve oyundan alacağınız zevki baltalamadan, performans kazanmanız olası. Ama yine de en azından 1Ghz işlemciniz olması lazım. 256Mb RAM ve Geforce 2 MX ekran kartıyla, bu oyun adam gibi çalışabilir. Ama bazı detaylardan fedakarlık etmeniz gerekiyor. Olsun, o kadar olur.

Son zamanlarda çıkan FPS oyunlarının yanında başarısız bir oyun gibi görünebilir, ama korku temalı fazla oyunun olmaması, bu oyunu oynanabilir yapıyor. Grafiklerinin ve ses efektlerinin de tam olması gerektiği gibi olması, zaten bu oyunu başarılı bir oyun yapıyor. Problemlerinden bahsetmedim, çünkü oyunda kafaya takacak bir problem yok. Bu nedenle korkmak isteyenler gönül rahatlığıyla bu korkmadan bu oyunu satın alabilirler.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol